Artık en yüksek “ses”sizliklerimsin. Cevabı “hiç” olan dalgınlığımsın. Kağıda yazdığım, çizgilerle sakladığım, olan ama okunamayan mutluluk tablomdasın. Beni bekleyen tüm durakları birer birer terk edişlerimsin. Bu yalnızlık nereye gider? Sensiz hiçbir yere. Sen göğsümün “en acıyan” yerindesin.