Ucu kırılmış bir kurşun kalemle, kalemtraşın aşkı misal.
Ah bedava sirke sen mi baldan tatlısın?
Akacak olan kan ilelebet damarda durmaz.
Gözümde nice ırmak saklı akışı durmaz..
Aklım koca bir mezarlık, gömülen gömülene, unutulan unutulana, kayıplara karışan karışana. Hatırladıklarım, unuttuklarımdan az, geçmiş zaman karanlık, yarınlar beyaz.
Anladıkları şey yanlışsa doğrusunu onlara sunmalısın.
İhtiyaçları yoksa susmalısın.
Yoksun arzularından bahçe yapsan, tohumuna suyunu serpeler misin?
Bana benden başka bir dost varsa bilmem lazım.
Ben kuş gribi sen tavuk.
Ben ne istedim ki, önüme koydular bu kuklayı?
Biliyor musun? Beni bu zamana kadar çok üzdüler.
Benim aşka dahil grafiğimde çizgiler hep kırıktı.
Ölümün sessizliğine eşsiz bir seda ile girdim, boğulmaktan korktuğun denizin tahmininden derinim.
Bu espride yok şaka, insanlık kadavra. Şiirbazın sopası elinde: "Abrakadabra!"
Dertle anlaş deva bul, üzüntü kalbi sömürür, yüzüne baktığım her an Cennet'ten bahçe görülür.
Çocuk buna alış, lafla sağlanamaz barış.
Derste kopya çekerek alınan notla bi bok olmaz.
Çok bildimlik yaparsan çok düşmüşlük yaşarsın, yok derdimlik yaparsan dert görünce saparsın.
Beni sevmek için programlanma, devrelerini yakarım.
Hayat bir bot ve bot çevresi dolu büyük beyaz köpek balığı. Diptekiler iştahla düşünür tepede duran azığı.
Sayfa 1 / 3