Yol sen olsan yorulmadan yürürüm. Rüya sen olsan hep uyurum. Gece sen olsan sabahı hiç istemem. Son nefesim sen olsan şimdi ÖLÜRÜM!
O kadar güzelsin ki yüzüne bakamıyorum. Titriyor ellerim, ellerini tutamıyorum. Dolanıp sarmak geliyor içimden, saramıyorum.
Öylesine bağlanmışım ki, sensiz duramıyorum. Seni çok seviyorum
Güneşin buz tuttuğu yerde bir alev görürsen o bil ki yalnız ve yalnız senin için yanan kalbimdir.
Hani derler ya elimi sallasam ellisi diye, bir tane olsun sonsuz olsun kırk dokuzu aşkıma kurban olsun.
Uykudan uyanınca insanı uyandığına pişman eden, geri dönmek isteyip de dönemeyince çaresizlikten delirten, hayatta bir defa görülebilen harika bir rüyasın!
Hani gözler vardır sözleri anlatır, hani sözler vardır gözleri anlatır, bir de aşk vardır seni anlatır...
Seni bulmaktan çok aramak isterim! Seni sevmeden önce anlamak isterim! Seni bir ömür boyu bitirmek değil de sana hep yeniden başlamak isterim.
İnsanlar tanıdım yıldızlar gibiydi, hepsi parlıyordu, hepsi gökteydi. Ama ben seni, güneşi seçtim, bir güneş için bin yıldızdan vazgeçtim?
Bir yağmur damlası seni seviyorum anlamı taşısaydı ve sen bana seni ne kadar sevdiğimi soracak olsaydın, inan ki birtanem her gün yağmur yağardı.
Seni asil insanların basit sevgileriyle değil, basit insanların asil sevgileriyle sevdim. Bu güzel aşkımıza nokta koyma, sana kucak dolusu virgül getirdim?
Her baktığımda seni görüyorsam, her işittiğimde seni duyuyorsam, her dokunduğumda seni hissediyorsam, bu seni çok özlediğimdendir.
Sen yıldızlar kadar güzelsin, ama tek bir farkınız var onlar milyonlarca sen bir tanesin.
Yol sen olsan yorulmadan yürürüm. Rüya sen olsan hep uyurum. Gece sen olsan sabahı hiç istemem. Son nefesim sen olsan şimdi ÖLÜRÜM!
Seni seviyorum, inan bana..
Beni sevdiğine dair kanıt göster.
Kanıt inancı öldürür.
Eğer kanıt gösterirsem seni sevdiğimi bilirsin. Ben “seni sevdiğimi bilmeni” değil, “seni sevdiğime inanmanı” istiyorum..
Neden ?
“Çünkü bilmek, beyinle inanmak kalple yapılan iştir. Ve ben, kalbini beynine tercih ederim”