Dudaklarımdan düşüremediğim bir sıgara gibisin. Üstelik öyle bir illetsin ki bir sara gibi her daim uykularımda beni nöbet nöbet yokların. Öyle uslanmaz öyle utanmaz nöbetlerine alışamadım. Her acıyı taşıdım da yüreğimde bir sebsizliği taşıyamadım. Gittiğin gün o acı ile yaşayamam demiştim. Beden yaşadıda ruh toprağa karıştı çoktan. Hiç yüzün gülmesin. Nefretimsin.
Güneşin rengine benzemez gecenin rengi, üşütür ayaz korkutur karanlık.
Bugün bir gariplik bir hüzün var yüreğimde ya ben fazlayım bu şehirde yada biri eksik.
Biran gelir seversin tutamazlar seni düşünmek bile zordur. Kaybetmekten korkarsın. Tutunmak istersin sıkıca.
Ama korkarsın ya bırakır ya sevmezse beni.! Sabır dersin beklersin ve sonra; sonra uçurumun kenarında bulursun kendini.! Sevmek buymuş dersin ve ağlarsın yağmurla birlikte. Tutan yoksa elinden ya tıkarsın kulağını sarılırsın yalnızlığa, yada bir yıldız misali "Kayıp gidersin sonsuzluğa"
Yüreğim ağlamak ister gözlerim izin vermez.
Görmek ister kader izin vermez.
Gönlüm kavuşmak ister yollar izin vermez.
Seni unutturmaya kimsenin gücü yetmez.
Yaralarımı sarmak isterken karşıma çıktın kapanmaya başlandığını hissettiğim anda daha beter yaraladın beni şimdi git bişey söyleme anlamsız kelimeleri kulanmaya kalkma o kadar küçülme gözümde bari şimdi sadece git ama benden aldıklarını geri vererek.
Bir hiçken annemle babamın birkaç dakikalık sevgisinden oluverdim.Derken 9 ayda dünyaya geldim.Anneme onun kokusuna, sütüne muhtaçtım.
Aylar sonra yürümeye başladığımda bir koltuk kenarına muhtaçtım. Deken koşmaya başladım; koşarkende beni kollayan birine muhtaçtım. Yıllar geçti okul çağı geldi çattı ve öğrenmek içinbi öğretmene muhtaçtım.Derken ergenlik çatkapı misali geldi ve birden bebek oldum anneme muhtaç kaldım. Eee sürekli aynı seviyede okuyacak değiliz derken lise geldi. Büyüdük ya kimseye muhtaç değiliz olmayacağızda. Sevdim; çok sevdim ve şimdi yine birine muhtacım. Sevdiğime! Hayat işte eninde sonunda beni bir şeylere muhtaç etmeyi başardı. Artık tek muhtacım sen olduğun, bu lanet dünyada beni umut etmeye muhtaç etme.
Birgün görürsen beni yıkılmış harap bir köşede korkma yaklaş cesaret bulursun kendinde yanındakiler sorarsa;" O yıkılmış kim." diye bütün gururunla söylersin ;"Benim eserim." diye
Hep kalanlara gidenleri kattım! Bir gün yerine geçemediler. O kalanlara gidenleri kattım yine bir tane sen edemediler. Zor geldi ayrılık alışamadım.
Önce düştüğümde kalkmayı öğrendim, sonra aleve dokunduğumda acıyı.
Sevmeyi öğrendim sevilmeyi sonra terkedilip beklemeyi.
Sayende unutulmayı da öğrendim, herşeyi öğrendim de yalnız; unutmayı öğrenemedim.
Özür dilerim SENİ SEVDİĞİM İÇİN.
Özür dilerim GÖZLERİNE BAKTIĞIM İÇİN.
Özür dilerim ELLERİNİ TUTTUĞUM İÇİN.
Özür dilerim SENİ ADAM SANDIĞIM İÇİN.
Sevmek mi? Hiç Tatmadım. Ya gülmek? Çoktan Unuttum.
Yaşamak mı? Boşver. Aşk ne mi? Büyük Yalan.
Mutsuzluk mu? İşte O Benim Dünyam.
Birgün bir köşede ölüp kalırsam eller tanımasada beni sen tanır mısın? Sorsalar sana kim bu zavallı diye, bakıpta yaptığından utanır mısın?
Yüreğim hafif ıslaktır benim. Kuytu köşelerde ağlamaktan. Ve rengi hafif uçuktur. Kurusun diye kaç kez güneşe asmaktan.
Önceden sen gidince ardından bakar ağlardım. Şimdi ardına bile bakmam. Önceden senin için dünyaları yakardım.
Şimdi şerefsizim bir kibrit bile çakmam.
Düşündüm bir gece bir sigaranın üstüne adını yazdım. Sigara bittiğinde unutacaktım seni duman duman atacaktım içimden. Rüzgar savuracaktı küllerini. Nerden bilirdimki unutayım derken seni her nefeste içime çektiğimi.
Ne seni unutacak kadar zaman geçecek. Nede geçen zaman seni unutturmaya yetecek. Bırakıp gitsende unuturum sanma sevgilim. Zaman alışmayı öğretir ama UNUTMAYI ASLA.
Birgün bu sevdadan vazgeç derlerse;
Geçmem o benim ilk(son) aşkımdır derim.
Bıkmadın mı bu sevdadan derlerse ;
Onu ben bilmem seven kalbimdir derim.
Acaba o seni seviyormu derlerse;
Yeter bundan size ne derim.
Birgün onda ayrılacaksın derlerse;
Onu benden ayıracak ölümdür derim.
Fakat o başkasını seviyormuş derlerse;
Acırım sadece KALPSİZMİŞ derim...
Bazen hayat insanı yorar yaşadığını anlamazsın.
Gözler hep sevdiğini arar onuda yanında bulamazsın.
İçinde isyanlar kopar ama yine yaşarsın.
Gözlerin yağmur damlaları gibi sürekli ağlar ağlayan gözlerle hayatta kalırsın.
Umarım sen bir daha hiç ağlamassın.
Sen yalnızlığa inat bir geceyi sevdiğinin düşüyle geçirebilir misin?
Gelmeyeceğini bile bile gözünü kırpmadan sabaha kadar bekleyebilir misin?
Söyle yar tutsak bedenim özgür yüreğim sen gerçekten aşık olabilir misin?
Unuturum diyorsun unutabilecek misin?
Ben senden bir parçayım atabilecek misin?
Hadi kopart parmağını kıyabilecek misin?
Ben senin koparttığın parmağından akacak kan değil geriye kalan acıyım dayanabilecek misin?